VERA İLE VAHA
  • Reads 7,565,660
  • Votes 354,124
  • Parts 61
  • Reads 7,565,660
  • Votes 354,124
  • Parts 61
Complete, First published Sep 22, 2019
"Geçmişin bana ait," dedi ve kulağıma yaklaşarak fısıldadı. "İstesen de beni unutamazsın." 

Geçmiş can yakar. Yıllar sonra karşılaştığında bile. Fakat madalyonun iki yüzü vardır. 

Her şey çok güzel olabilirdi; onu tekrar görmeseydim. 
                                      💔

Henüz gençliğinin baharındayken, sevdiği adam tarafından ımasızca dünyası başına yıkılan Eylül'ün ölmekten bşa hiçbir planı yoktu. Gözünü kapatıp teslim olduğu adam olan Vaha, onu bir başına ve yüzüstü bırakıp gitti. Yaşadıkları anların hepsinin ı bir hatıraya gömüldüğünü dehşetle izledikten sonra ardı ardına darbe aldı. Annesinden, babasından, ağabeyinden... 

Bir zamanlar deli gibi sevdiği Vaha, tüm hayatını ellerinden çalmıştı.  Uykusunda gördüğü dur durak bilmeyen kabuslarla, uyandığında umutsuzluğun beslediği ruhunu huzura kavuşturmaya kararlıydı. Ta ki dünyanın en kibar ve anlayışlı adamı olan Özgür'le tanışana dek... 

Eylül, uzun yıllarının ardından onu unuttuğunu sanıp yeni hayatının taslağını çizdikten sonra Vaha ile tekrar karşılaşır ve fitilin ucu ateşlenir. Çaresiz, umutsuz ve bir o kadar da yasak şın pençesine girmemek için birbirlerini mahvetmek pahasına ikisi de mücadele eder. 

Eylül'ün doğru sandığı yanlışları tokat gibi yüzüne çarparken, gerçekler onu dipsiz bir kuyuya atar. 

Fakat yazgının kesin çizgisinden çıkmak ne kadar mümkün olabilirdi ki?
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add VERA İLE VAHA to your library and receive updates
or
#1romantizm
You may also like
AİDİYET - ADEN & DEVRİM by RuyamG
39 parts Complete
''Yıllardır beni görmeni bekliyorum.'' Bir eli çıplak sırtımdayken diğer eli bacağımı okşuyordu. Sıcak nefesi dudaklarıma vururken ifadesiz kalmak benim için çok zordu. İçimden yükselen duygularla ona teslim olmak istiyordum. ''Her zaman bir adım arkandaydım. Sadece bir kere... kafanı çevirseydin beni görürdün, Aden.'' Sesindeki muhtaçlık ona hiç yakışmıyordu. Herkes onun gücünden ve ne kadar yenilmez olduğundan bahsederken onun tek istediği bendim. Hem de yıllardır... Hislerini bilmediğimi ve onu görmediğimi düşünüyordu. Ne kadar yanıldığını ah bir bilse! ''Kokunu özledim.'' Kafası boynuma sokulurken bedenim istemsiz olarak titredi. Ben... daha önce bu hislerle hiç kuşatılmamıştım. Bedenim benden bağımsız hareket ediyordu. ''Devrim...'' Anında işaret parmağıyla dudaklarımın üzerini örttü. ''Şhhh,'' ''Bugün benim sıram, Aden Özkan.'' Hem aklımı başımdan alıyor hem de konuşmama izin vermiyordu. ''Seni her gördüğümde yapmak istediğim ilk şey buydu.'' Sırtımdaki elini sıkılaştırırken bacağımdaki elini daireler çizerek belime çıkardı. ''Seni böyle kollarımın arasında sarmak istiyordum.'' Fısıldayarak, ''Sonsuza kadar.'' dedi. ''Devrim, ben...'' ''Bir kez daha sözümü kesersen Aden, seni susturma yöntemim dudaklarım olacak.'' Ne!? Şşınlıkla gözlerim açıldı. Kollarının sıcaklığıyla mayışan bedenim gerginleşti. ''Buna daha fazla dayanamıyorum. Sensizlik... beni mahvediyor.'' Sözleriyle darmadağın olmuş bir haldeydim. Onun olmak istiyordum. Bunu yapamazdım çünkü bizim ailelerimiz düşmandı! Devrim ne düşündüğümü anlamış olacak ki, ''Siktiğimin düşmanlığı umurumda bile değil, Aden.'' dedi. Oturduğum masaya heybetli bedeniyle yaklaştı. ''Ben Devrim Soypak, seni kendime alacağım.'' ''Öyle ya da böyle!'' ''Hazırlan Aden, çok yakında gelinim olacaksın.''
GECENİN İZİ by hisssizyazar
45 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara ımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
Gönül Yangını**KİTAP OLARAK RAFLARDA** by UgurluAY
3 parts Complete
"Sen zaten neyi bildin ki Yaren, söylesene neyi bildin? Nasıl inanırsın ya ruh hastası şu herife, nasıl benim karşıma çıkmazsın? Korkak gibi saklanırsın. Senin arkandan bekleyeceğim diye bağırmadım mı ben sana? Sana evlenme teklif etmedim mi? Sözünde durmayacak kadar adi şerefsiz haysiyetsiz bir adam mıyım ben? Sevdiği kadını beklemeyecek kadar aciz bir adam mıyım? Ben sana can olabilmeyi diledim be kadın, kulakların bunu duyup yüreğin ne demek istediğimi doğru yorumlayamıyor mu? Gidişinle tükendiğim her an abini arayıp senden bir haber var mı diye yalvardım yakardım ben, kaç defa Cihan'ın karşısına dikildiğimi hatırlamıyorum bile. Kaç gecemi sabaha döndürürken rüyalarda seninle kavuştuğumu gördüğüm halde gözümü gerçek hayata açmam ile ılarımla yüzleşip kâbusuma devam ettiğimi hatırlamıyorum. Ben sensizliği ı ı solurken bir gün dönme ihtimalini, bana gelişini hayal etmekten bir an olsun vazgeçmedim. Ben senden bir an olsun vazgeçmedim be kadın, vazgeçmedim. Ama sen, sen herkese her şeye inandın bir bana inanmadın, bir beni görmedin, bir beni duymadın, seni seven kalbimi hep hiçe saydın. Allah kahretsin Yaren bu kadar mı güvendin sen bana, bşa bir adamın sözü ile sırt çevirecek kadar mı? Beni asıl yaralayan ne biliyor musun? Tamer'in yalanları değil, senin bana güvenmemen, sana dokunmaya kıyamazken bşa biri ile olabileceğimi nasıl düşünürsün aklım almıyor? Ben senden bşasına nasıl dokunabilirim, seninle soluk alıp verirken söylesene ellerimi geçtim gözlerim ile bile bir tene nasıl dokunurum, nasıl değer yüreğim senin için atarken bşa bir ruha... Bu kadar mı sevgime güvenmiştin? Bu kadar mıydık be Yaren? Bugünden sonra senin için yokum Yaren, yokum." Dedi ve gözlerinde gördüğüm vazgeçmişlik ile yanımdan geçip giderken vücudum pişmanlık ile kavruluyordu. Gidiyordu. Kaybediyordum. ***Özlem Uğurlu Aydın***
You may also like
Slide 1 of 10
ESARET   cover
Kartal Pençesi - Kitap oldu cover
AİDİYET - ADEN & DEVRİM cover
鷡İÇ cover
KOMUTAN cover
GECENİN İZİ cover
Gönül Yangını**KİTAP OLARAK RAFLARDA** cover
RUH PARÇALARI  cover
Elzem: Leyla Gecesi cover
Aşk ve İntikam cover

ESARET

99 parts Complete

Ruhsuz bir adamla evlendim. Ruhsuz, duygusuz, gaddar, kaba ve insanlıktan yoksun bir adam... Artık Karahan konağında o ruhsuz adamla bir ömür geçireceğim. Ben beyaz gelinlikle annemin evinden çıkarken herkesin gördüğü gelinlik değildi, üzerimdeki... Kefenimdi... O gelinlik üzerimden çıktı ama kimsenin görmediği kefenim hâlâ üzerimde. Kimse görmese de ben görüyorum. Ben her gün öldüğümü sanırken, aslında o adamı gördüğüm gün öldüm ama bilemedim. Ben kim miyim? Hande İnanoğlu. Kerem Karahan'la evli, hayatı cehennemden daha cehennem sıradan biri... Çok sevdiğim arkadaşım Zehra'mın katkılarıyla.. Sonsuz teşekkürler NOT: TÖRE HİKAYESİ DEĞİLDİR!