Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
a.laradincer: Je n'ai pas besoin d'un prince pour porter une couronne.
943.263 kişi beğendi.
adriankarahan: Tu n'as pas besoin d'un prince, mais tu as besoin d'Adrian, mon clair de lune. ↪️a.laradincer: J'ai besoin de toi tout le temps, bébé.
dincerlerdenbati: Şimdi tam bir prenses olmuşsun. ↪️a.laradincer: Her zaman öyleyim 😎
.........
Ben mutlulukla yerde tepinmeye devam ederken abiler ve Aras bana deli görmüş gibi bakıyorlardı.
Ama inanın umurumda değildi çünkü elimde mutluluktan kafayı yememi gerektirecek bir sebep vardı.
" Sanırım bu kızı biz delirttik, Ulan Ateş ve Aras bu kız sizin yüzünüzden sonunda akıl sağlığını kaybetti." dedi Uraz abim
Ateş anında abime döndü " Ben ne yaptım ki."
Bir de soruyor musun muşmula geldiğimden beri demediğini bırakmadın.
Muşmulayı nereden öğrendiğimi sormayın lütfen.
" Siz iki mal kız geldiğinden beri demediğinizi bırakmadınız, ve kız şuanda gülerek yerde tepiniyor."
" Ya abi bu geldiğinde de çok normal değildi zaten sadece belli etmiyordu bizimle ne ilgisi var."
Aras'ta Ateş'e katılan mırıltılar çıkardı.
Tabi arkadan gelen annemin sesiyle sustular.
" Çocuklar ne oluyor neden burada dikiliyorsunuz." dedikten sonra beni fark etti " Ve Alina Lara neden yerde yatıyor, anneciğim yerde üşütürsün hadi kalk." dedi
Uygar abim anneme döndü " Neden yerde yattığını ve bağırdığını bilmiyoruz. Ama sanırım bizim ufaklık bir Dinçer kızı olduğunu gösterdi."
Annem yanıma eğilerek yerden kaldırdı.
" Kızım sen iyi misin ne oldu." dedikten sonra içeriye doğru bağırdı " Mehmet hayatım bir gelir misin kızımız iyi değil."
" Ayla hanım iyiyim ben ama burada bana kafayı yedirtecek inanılmaz bir olay yaşandı."
" Ne oldu ki birtanem."
" Salonda anlatsam."
" Yoksa gidiyor musun Alina, izin vermem gitmene sen benim kızımsın."
" İçeride söylesem." dediğimde herkes tuhaf tuhaf bakmaya başladı hatta Ateş ve Aras bile.
Salona geçtiğimiz de annem babam beni arasına oturttu.
" Ne oldu Alina ?! ."
Bir tık sesi yükseldi galiba,
" Kötü bir şey değil. Fransa'dayken, İngiltere'de ki **** müzik akademisine başvuruda bulunmuştum. Ve bugün oradan kabul mektubum geldi yani üniversiteyi orada okuyabileceğim." dedim heyecanlı sesim ile o akademiden mezun olduğumda çok iyi bir piyanist olacaktım.