抖阴社区

what

49 10 54
                                        

16 Ekim*

Zaman gerçekten çok hızlı ilerliyordu. Geziye 5 gün kalmıştı. Daha dün afişin yeni asıldığı sabah değil miydi? Jaehyun gezi günü yaklaştığı için mutluydu. 5 gün bile olsa en azından ailesinden ayrı, sevdikleriyle beraber olacaktı. Ayrıca 4 gün sonra Leehan'ın doğum günüydü. Ailesinden yalvarıp zorla izin almıştı gidebilmek için. Neyse ki izin vermişlerdi. Geziden önce de gayet güzel bir akşam olacaktı. Dünyanın en mutlu insanı gibi dolanıyordu, telefonundan bir bildirim sesi gelene kadar...

***

Yaklaşık 3-4 dakikadır ekrana boş bir şekilde bakıyordu. Otobüste oturma listesi ve çadır listesi atılmıştı. Jaehyun şok içerisindeydi. Bungalovlarda kalacak şanslı kişiydi. Ama onu şok eden bu değildi. Otobüste oturacağı kişi ve beraber kalacağı kişi...

***

"Bakın size yalvarırım değiştirin ya. Ben zorbamla bile kaynaşırım ama bu çocuk olmaz lütfen bir şeyler yapın hocam. Ben istemiyorum benim de hakkım geçerli değil mi?"

"Myung Jaehyun sus artık kararlar çoktan alındı listeler yazıldı. Değiştirilemezler."

"Ama bakın beni de klüp üyelerinin yanına atın çok güzel olur yani. Neden Sanghyuk neden lütfen değiştirin yalvarırım, yalvarıyorum da."

Jaehyun sabah gördüğü listeden sonra teneffüsün başından beri müdüre, öğretmenlere sayıklayıp itiraz ediyordu. Kapının öbür tarafından bu yalvarışlara şahit olan Taesan ve Leehan ise sabır dileniyordu.

"Onunla anlaşmak istemediğini biliyor olmalısın, peki neden aynı yerde kalmalarına izin verdin Taesan?"

"Onları Sungho ayarladı, benim o konuda bir işim yoktu. Ben etkinlik, malzeme gibi şeylerle ilgileniyordum. İtiraz etmek istedim listeyi gördüğümde ama değiştirmeyeceklerini söylediler."

Jaehyun'un mızmızlanmalarının ardından teneffüs zili çalmıştı. İçeridekiler ise bir daha gelmemesini ve konunun kapandığını söyleyerek dışarı çıkarmışlardı. Jaehyun çok sinirliydi. Bu burada bitemezdi, Taesan ile de konuşacaktı. Bir ders daha beklemeliydi sadece.

***

"Ya nesini anlamıyorsun Jaehyun ben onlara dokunmadım bile. İnan görsem yardımcı olsam değiştirirdim ya. Sus da kaderini kabullen artık. Hem belki sandığın kadar kötü biri değildir ha? Şu ön yargılarını kır artık! Hayat kıskançlıkla yürümez, bunun farkına var. Tabii senin gözün kıskançlıktan dönüyor başka bir şey görüyor musun ki? Sanmam. Dediğim gibi itiraz etmeyi bırak, kaderini kabullen."

Jaehyun Taesan'ın bu dediklerini uzun süre derste düşünmüştü. Aslında kırıcı cümlelerdi Jaehyun için. Hemde bağırarak söylediği için daha travmatik oluyordu. Fakat Taesan'ın gergin bir kişiliği vardı, isteyerek böyle demezdi. Sinirden ağzından çıkmıştı, yoksa Jaehyun'un kırılmasını asla istemezdi, değil mi?

Bu sırada aynı anda başka sınıfta Taesan ve Jaehyun'un konuşmalarına şahit olan Sanghyuk üzgün bir şekilde düşünüyordu. Kendini nasıl sevdirecekti? Derse odaklanamıyordu. Bu çok kötüydü, çünkü ailesi hep derslerine dikkat etmesi konusunda baskıcıydı. Onlar için Lee Sanghyuk mükemmel biri olmalıydı tabii ki...

***

deve cüce gündüz gece

woonhak
hyung gecmis olsun amk
bu cocugu nasi elde etmeyi planliyorsun
senden ne kadar nefret ettigini gordun sonucta

riwoo
SUSAR MISIN?
SANKI BILMIYORUM DA
HATIRLATMASAYDIN IYIYDI
OF
SAGOL
neyse ben birseyler yaparim

woonhak
YA GERCEKLERI SOULEMEK SUC MU
SUNGHO HYUNG DESE BISEY DEMEZSIN AMA
HEPIJIZ PICSINZ VWR YA

Jealousy, jaelousy // BoynextdoorHikayelerin ya?ad??? yer. ?imdi ke?fedin