Not Defteri |Texting

Selaam! Ben çok mutlu değilim çünkü telefonum artık yok!
Gece uyurken başucuma koymuştum ve kardeşim su bardağına çarparak  üstüne dökmüş. Pirinç falan denesekte çöp oldu telefon. Zaten rahmetli zar zor ayaktaydı,bu da bahanesi oldu işte.
Neysee, evdeki eşyaları satıp alacağım artık jcncjcdjjdke

İyi okumalar dilerim efenim 🐥
___________________________________________________________________________

"Aden! Kapıya baksana!" diye bağırdım odadan çıkarken.

"Ayıp olur senin bakman gerek,"diye cevapladı yanıma geçerken. Başımı sallayarak kapı koluna elimi attım. Heyecanlanmıştım.
Kapıyı açınca annem ve babamda yanıma gelmişti. Karşımda bana gülümseyerek bakan aileye bende gülümsedim.

"Hoşgeldiniz," dedim kenara çekilerek. Selin teyze ve Hakan amca gülümseyerek annem ve babamla selamlaştılar. Onlar beraber içeri geçince kapıda biz kaldık. Karan elindeki saksı çiçeği bana uzatarak gülümsedi. Aynı şekilde karşılık vererek gülümsedim kocaman.

Aden ve Ahsen bizi yalnız bırakarak içeri geçtiler. Elinde tuttuğu saksıyı aldım. Papatyaydı. "Çok teşekkür ederim,"dedim ona sarılarak.  Boyu benden uzun olduğu için ayaklarımın ucunda yükselmiştim. Kıkırdayarak beni belimden tutup yükseltti. Ayaklarım yerden kesilince bende güldüm sessizce.  "Çok hafifsin Kamer, yaptıklarını hiç yemiyor musun sen?" dedi beni yere bırakarak. Başımı iki yana salladım. "Yedirmeyi seviyorum ben, hem Aden'den ve Taha'dan bana kalmıyor ki," dedim omuz silkerek.

"Kuru iftira! Bana verseler yiyorum, vermeseler boynumu büküp gidiyorum enişte. İnanma sen buna,"dedi Aden mutfaktan başını uzatarak. Karan gülerken ben kaşlarımı çatarak baktım ona. "Sen bizi mi dinliyorsun? Özel hayat falan da kalmamış,"dedim cık cıklayarak. Ayılar gibi ona bakarken sırıttı. "Siz de ulu orta yaşamayın canım özel hayatınızı." Cümlesi biter bitmez elim ayağımdaki lacivert terliğime gidince kaçmaya çalışsa da ondan hızlı davranarak terliği fırlatmıştım alnının çatına.    

Bu sefer ben sırıtarak ellerimi birbirine vurarak silkeledim. Karan bize gülerek bakıyordu hâlâ. Aden başını ovalayarak yanımıza geldi.

"Demek gerçekten dövüyormuşsun,"diye mırıldanınca,Aden de olan bakışlarım ona döndü. "Efendim?"dedim merakla.

"Sana yazdığımda da onu döveceğini söylemiştin, hatırlıyor musun?"dedi. Dudaklarım kıvrıldı iki yana. "Hatırlıyorum tabii."

"Romantizminiz bittiyse artık şunu alır mısın?" Aramıza giren kola ve bana uzatılan tabağa tuhaf bakışlar atarken Aden elimi kaldırıp tabağı tutuşturdu. Sınırlı bakışlarım ona dönerken bana sırıtıp koşarak salona gitti.  Elimdeki tabaktan bakışlarımı çekip Karan'ın siyah gözlerine baktım. Dudaklarım her zamanki gibi iki yana kıvrılmıştı onun yüzündeki güzel gülümsemeyi görünce.