抖阴社区

5☆

181 28 55
                                        

mrb nbr
700 soruluk fizik odevi yaparken bolumu tamamlayamamistim ozlediniz mi compassi
yorum yapin aq uzuluom

winner takes it all - abba

pudding, stars and giggles

Sonraki üç gece boyunca, Minho hiç bir şekilde anlatmaya söz verdiği şeyleri anlatmamıştı. Bir gece kedilerini nasıl ve ne zaman sahiplendiğini tek tek, ayrıntılarıyla anlatmıştı. Başka bir gece Chan ile kedilerinin nasıl ve hangi sebeplerle dünyanın her yerinde farklı yerlerde kendi çaplarında kurdukları hakimiyetlerin stratejik olarak ne kadar doğru olduğunu bile tartışmışlardı.

İkisi de asla kendisinden bahsetmemişti, Chan zaten yaşadığı olayları, neden okulunu dondurduğunu, bir buçuk aydır sadece parka gelmek için evden çıktığını anlatmaya yüz bulamamıştı henüz. Önce Minho'yu dinlemek istiyordu. Onun sorunları bekleyebilrdi.

Hoş, bu park gezileri sağ olsun kontrole gitmeyi de bırakmıştı, sarhoş arkadaşını her gece evine kadar taşıdığını öğrense doktoru ne tepki verirdi bilemiyordu.

"Sanırım bana ve aptal içki alışkanlığıma katlanabilen tek kişi sensin." Minho hoşnut bir ifadeyle kaşığını Chan'ın elindeki pudinge batırdı. Kendisininkini ne zaman bitirdiğini anlayamamıştı kıvırcık saçlı olan.

"Benden başka iletişimde olduğun biri var mı ki?"

Minho duraksadı. Pudingi yemeye devam ederken vereceği cevabı düşünüyor gibiydi, Chan tatlıyı önüne çekmeye çalıştı ama arkadaşının inatçılığıyla baş edemiyor gibiydi. Terk edilmiş bir çocuk parkında sadece ikisi vardı ve iki çocuk gibi puding için kavga ediyorlardı.

Chan en sonunda iç çekti ve tatlıyı diğerinin eline bıraktı. Jeongin'e yarın daha fazlasını getirmesini söylemeliydi. Belki de Minho'nun eve götürmesi için de istemeliydi.

"Sanırım Hyunjin var.... Senin dışında konuştuğum tek kişi." Göz devirdi, bu kişiden bahsetmeyi çok sevmiyor gibiydi. "Pislik peşimi bırakmıyor, her haftasonu evde."

"Hyunjin?" Sırtını dikleştirdi, Minho'nun saçma sapan şeylerden değil de kendinden bahsettiği nadir anlardandı. "Nereden tanışıyorsunuz?"

"Çok bir şey değil, üst katımda oturuyor. Biraz sinir bozucu biri ama onu kurtardığımdan beri peşimden ayrılmıyor." Homurdandı, eli bir puding daha almaya gitmişti fakat bulamayınca daha da huysuzlandı Minho. "Hey, şu pudinglerden başka yok mu? Onlardan yedim diye içmek bile istemiyorum."

Chan gülümsedi, yine konuyu değiştiriyordu işte. "Ev arkadaşım getirmişti, senin için de getirmesini isterim bir dahaki sefere."

Gözleri kıpraştı, sözlerindeki bir şey ilgisini çekmiş gibiydi arkadaşının. Chan kıkırdadı, gerçekten masum bir çocuktan farkı yoktu yanında. "Söyle, neye takıldın dediklerimde?"

"Ev arkadaşın mı var? Daha önce hiç bahsetmemiştin."

Sana hakkımda hiç bir şeyden bahsetmedim.

Chan yutkundu. Bunu söylediği an, Minho ile arasına geçilemez bir duvar örmüş olacaktı. Kendisinden bahsetmeyi sevmiyordu ve Minho'nun da bunun farkında olduğunu düşünmüştü.

Şimdiye kadar.

Onun Minho'yu merak ettiği, dinlemek istediği kadar Minho da Chan ile ilgili şeyler bilmek istiyordu. Yine de Chan ona bir şeyler anlatabilir miydi emin değildi. İnsanlara kendini açmak, sorunlarını anlatmak, onları dayanak olarak kullanmak çok zor geliyordu ona. Yıllardır beraber yaşadığı Jeongin'e bile doğru düzgün hiç bir şeyini anlatmamıştı, karşısında ağladığı zamanları bile hatırlamıyordu.

compass - minchan Hikayelerin ya?ad??? yer. ?imdi ke?fedin