Not Defteri |Texting

By kimbudeli6

47.2K 3.2K 3.7K

05****: Not defterinin sahibi? Siz: Efendim? 05****: Tariflerin yazılı olduğu not defteri diyorum... More

|1|
|2|
|3|
|4|
|5|
|6|
7İԲٲ
|8|
|9|
|10|
|11|
|12|
|13|
|14|
|15|
|16|
|17|
18İԲٲ
|19|
|20|
|21|
|22|
|24|
|25|
|26|-Sezon Finali-
|27|
|28|Instagram
|29|
|30|
|31|
|32|
|33|
|34|
|35|
|36|
|37|
|38|
|39|
|40|
|41|

|23|

672 42 133
By kimbudeli6

Boş olduğum her an bölüm yazacağım! Xhndusjwkq

Özlemişim böyle her gün bölüm yazmayı ya.

Yeni evde bop ilham veriyor bana, bol bol yazarım öyle xusniskaw

Uzatmadan bölüme geçelim efenim, iyi okumalar dilerim 🐥(civcivim de bozuldu ya)
_________________________________

Müs.Koca: Kamer'im

Müs.Koca: Günaydın.(08.12)

Siz: Gpnaydaun

Müs.Koca: Uyuyorsun hâlâ sanırım?

Siz: Evet

Müs.Koca: zhdnjakq

Müs.Koca: Uyandırdım mı seni?

Siz: Ebat

Müs.Koca: İnsan bi' inkar eder

Siz: Uypansiesin yakan mı soliyieim

Müs.Koca: Pekii, uyumaya devam et sen. Ama bugün alışveriş var haberin olsun.

Siz: Ne alışverişi ya?

Müs.Koca: Uyandın sanırım.

Müs.Koca: Düğün haftaya ya Kamer, onun alışverişi.

Siz: Doğru ya

Siz: Tamam ben hazırlanayım.

Siz: Öptüm kocamaan, görüşürüz

Müs.Koca: Biraz sonra almaya geleceğim zaten, öpersin o zaman kocamaan

Siz: Tamam Karan,tamam

Müs.Koca: Sözümüde aldığıma göre, görüşürüz güzelim. Allah'a emanet ol

Siz: Sende 🤍

Müs.Koca: 🤍
(Yazar Notu: Müs.Koca, müstakbel kocanın kısaltmasıdır! Kamer üşendiği için böyle kaydetmiş 🤷🏻‍♀️)
_____________________

Telefonumu yatağın herhangi bir köşesine fırlatıp sağ tarafıma döndüm. Bugün gelinlik bakmaya gidecektik ve annemler de gelecekti. Yani annem ve Selin teyze. Aden bende geleceğim diye tutturmuştu ama bu sefer onu plan dışı bırakmıştım. Sürekli benimle olmazdı ya, hem benim onun için çok güzel planlarım vardı.

Yatakta bir süre daha pandalar gibi dönüp durduktak sonra tam kalkıp elimi kapının koluna atmışken kapı başkası tarafından açıldı. Aniden açılan kapı beni geriye doğru savurup burnuma güzel bir darbe indirdi.

Bağırarak geriye gidip kafamı eğdim burnumu tutarak. "Kesin kırıldı bu sefer, ne istiyorsunuz minnak burnumdan ya? Kıskaniyor musunuz güzelliğini, yamultmaya mı çalışıyorsunuz?" diyerek kafamı hışımla kaldırınca bana gülerek bakan bir kocam bey girdi görüş alanıma.

Şaşkınlıkla geri geri gittim. "Senin ne işin var burada ya?"

Gülerek kapıyı kapatıp yanıma geldi. Elini burnumda ki elime atıp hasar kontrolü yaptı. "Acıdı mı? Ben sen uyuyorsundur daha diye birden açtım. Kapını çalmıştım aslında ama," diye mırıldandı burnumun ucuna bir öpücük kondurmadan önce. Yüzümde bir sırıtış oluşurken elllerimi saçlarıma attım.

"Kafasında inek tepinmiş bir maymuna benzediğime eminim şuan Karan, nasıl hâlâ bu kadar güzel bakabiliyorsun ya?" dedim aynadan kaymış tipime ve Hagrid misali kabarmış saçlarıma bakarken. Tam ağzını açmıştı ki hızla elimi ağzına yapıştırdım.

Biraz sert olmuş olacak ki inledi avucuma doğru. "Ay özür dilerim, ama sende romantik romantik konuşup tepenin tasını attıracaksın. En iyisi sen dışarıda bekle, ben hazırlanıp geleyim."

Elimi ağzından çektim. Yüzük olan parmağım dudağına denk geldiği için acımıştı büyük ihtimalle. Yüzüğün çarptığı yeri hızlıca öperek geri çekildim. O beklemediği hareketime sırıtırken ben onu çevirerek sırtından ittirdim.

Kapıyı açıp dışarı attım onu. Hâlâ şapşal şapşal sırıtırken kapıyı yüzüne kapattım.

"Sabah sabah romantiklik yapıyor bana ya," diye söylendim dolaptan giymesi kolay şeyler seçerken. Çok deneme yapacaktım bugün, giyip çıkarırken yorulmak istemezdim sonuçta.

En son rahat bir sweat ve yine rahat bir etekte karar kıldım. Üstüne de şalımı hemen bağlayıp güneş kremimi sürüp odadan çıktım. Karan, annem ve babamın sesi alt kattan geliyordu. Merdivenleri zıplayarak inerek salona pata küte daldım.

"Kızım yavaş, savaşa mı gidiyorsun?" dedi annem kaşlarını çatarak. Babamın bana guldüğünü görünce bende gülerek ona ilerleyip yanağına sulu bir öpücük bıraktım. "Günaydın babacığım!" Gülerek burnumu sıktı. "Günaydın kızım."

Karan babamın karşısında ki koltukta oturmuştu ve yanı boştu. Annem gözleriyle bana oraya oturmamı söylerken omuz silkip babamın yanına oturdum. Babam beni hemen kolunu altına alırken bende yerime yerleştim iyice.

"Çıkalım mı biz?" dedi annem bana ve Karan'a bakarak.

Karan boğazını temizleyerek yerinde iyice dikleşti. "Annemi de alacağız, o arayınca çıkarız yola,"dedi onay beklercesine. Annem gülümsedi. "Tamam oğlum."

Babama dönüp kulağına eğildim. "Sanki ben kızı değilim Karan oğlu baba, bak sen şunlara,"dedim çenemle sohbet eden kocam beyi ve annemi göstererek. Babam kahkaha atınca bakışları bize döndü. Karan bana bakınca gülumseyip omuz solktim masumca.

"Haklısın kızım, sen uyurken de seni çekiştiriyordular. Ben gelip seni savundum."dedi babam. Beline kollarımi sararak güldüm. "Sende olmasan zaten baba," diye mırıldandım. Sonra aklıma gelen şeyle kaşlarım çatıldı. "Karan ben uyurken mi geldi?" Babam başını sallayarak onayladı beni.

"Vay hain, bizim evde bana mesaj  mı atıyor yalandan,"diye fısıldadım gözlerimi kısarak. "Efendim?" Babamın koluna vurarak doğruldum. "Birşey yok baba."

Oturduğum koltuktan kalktım. "Selin teyze aradı beni, bizi bekliyor."dedim kinaye ile. Biz de Selin teyzemle iyiydik, anne kız gibiydik zaten eskiden de.

"Peki, kalkalım o zaman biz," diyerek ayaklandı Karan. Babam da kalkarak kapıya kadar geçirdi bizi. Aşağı inip arabanın önüne gelince annemle bakıştık. "Öne kimin oturması gerekiyor?" diye fısıldadım anneme. Gülerek koluma vurdu. "Normalde büyükler oturur ama bize ne normalden? Sen otur kocanın yanına," dedi arka kapıyı açarak. Koltuğa oturup kapıyı kapatmadan önce göz kırpmayı da unutmadı bana.

Anneme gülerek ön kapıyı açip arabaya bindim. Karan bana göz kırparak arabayı çalıştırdı. Dikiz aynasından anneme baktığımda bıyık altından güldüğünü gördüm.

Ben de ona gülerek önüme döndüm. Karan arabayı çalıştırarak park ettiği yerden çıktı. Araba kullanırken sanki daha bi' karizmatik mı oluyordu ne?

Ben ona bakmaya devam ederken telefonuma gelen bildirim sesiyle daldığım yüzünden bakışlarımı çekerek telefonumu çantamdan çıkarıp açtım. 

Anam Hanım: Baka baka bitirdin çocuğu kız!

Siz: Anne sen beni mi izliyorsun?

Anam Hanım: Evet.

Siz: Özel hayata saygı da kalmamış!

Anam Hanım: Önümde melül melül kocana bakıyorsun, ne özel hayatı?

Siz: Ben bakıyorum tamam da, sen neden bakıyorsun? Telefonunu açıp bildirimlerini kontrol etsene.

Anam Hanım: Aman, tamam be! Utanacağı yerde beni suçlu çıkarıyor maymun.

Siz: Niye utanayım canım? Kocam değil mi?

Anam Hanım: Cık cık cık, edepte kalmamış.

Siz: Anne, otobüste gençleri eleştiren nefret ettiğin kadınlar gibisin şuan.

Anam Hanım: Doğru diyorsun, utanma zaten kızım. Eşin sonuçta

Siz: Öyle.

Anam Hanım: Neyse siz ne yapacaksanız yapın, bakmıyorum merak etmeyin. Hafise yeni hikaye paylşmış, ona bakacağım ben.

Siz: Tamam anne, yapmıyoruz birşey merak etme sen.

Sohbetten çıkarak telefonu çantama koyup ayndan anneme baktım. Gerçekten de telefonunda bir fotoğrafı yakınlştırıp dikkatle onu inceliyordu. Ona başımı sallayıp gülerek önüme döndüm. Karan arada bize bakarak tekrar yol dönüyordu. Tekrar ban baktığında gülümsedim ona kocaman. Aynı şekilde karşılık verip gülümsedi o da bana. Bir süre sonra araba durunca indim.

Kapıda bizi bekleyen Selin Teyze gülümseyerek bize doğru geldi. Kollarını açıp bana sarılınca bende kollarımı sardım ona. "Nasılsın kızım?" diye sordu ama cevabını bile almadan anneme ilerleyip kucakladı onu. Annemle sallana sallana kucaklaştıktan sonra bana döndü tekrar. Bende mırıldandım sessizce, "İyiyim çok şükür, siz nasılsınız?" Anneme hal hatır sorarken laf arasında bana da şöyle bir bakıp cevap verdi. "Bende iyiyim çok şükür, maşallah bugün de pek bi' güzel kızım." dedi gülümseyerek.

Utanarak başımı eğdim. "Teşekkür ederim." Kafamı kaldırınc köşede gülerek bana bakan Karan ile göz göze geldim.

Annemler zaten sohbete dalmıştı. Yavaş adımlarla yanın gidip kolun girdim. "Bizi unuttular yine,"dedim annemlere bakarak. Omuz silkti. "Unutsunlar, böylesi daha iyi oluyor," diyerek hızlıca yanağımı öpüp geri çekildi. Gülerek kafamı kaldırıp güzel gözlerine baktım.

Selin Teyze bize seslenince hemen Karan'ı itip kendimden uzaklştırdım. Biraz sert ittiğim için sendelese de toparladı. Annemler bize gülerken ben utandığım için kızarmış yanaklarıma sövüyordum içimden.

"Çocuklar biz benim arabayla gidelim önden. Siz gelirsiniz,"dedi Selin Teyze annemin koluna girerek onu arabasına ilerletirken.

Onlar arabaya binip oldukça havalı bir çıkış yaparken biz hâlâ arkalarından bakıyorduk. Karan yanıma gelerek kolunu omzuma atıp yanağımı ısırdı. İnleyerek ona döndüm çatık kaşlarımla.

Yanağımı ovarken "Neden ısırıyorsun ya?" dedim omzuna hafifçe vurarak.

Gülerek omuz silkti. "Utanınca yanakların kızarıyor ve çok tatlı oluyorsun."

Çatılan kaşlarım inerken ona arkamı dönüp arabaya ilerledim. Arkamı döner dönmez büyük bir sırıtış yer edinmişti dudaklarımda.

"Hadi gidelim bizde, geç kalmayalım." dedim.

Arkamdan gelirken güldüğünü işittim. Ne güzel gülüyordu bitter çikilatam.

Arabaya binerek kemerimi bağladım. Yanıma oturan Karan da kemerini bağlayıp arabayı çalıştırdı. Radyodan güzel bir şarkı açarak bende eşlik ettim sessizce.

Kısa süren bir yolculuktan sonra gelinlik mağazasına gelmiştik. Arabadan inerek büyük mağazaya baktım. Karan yanıma gelerek elimi tuttu. Ona döndü bakışlarım. "Ya iyi hoşta, ben sevmem ki gelinlik! Bir ton şeyle oradan oraya gidemem ben, elbise giysem olmaz mıydı?" Gülerek mağazaya ilerletti beni.

"Sen bi' çık üst kata, bak bakalım ne var orada?" dedi beni kapının önüne getirince.

Merakla gözlerimi açıp kafamı salladım. "Ne var orada?" Burnumu sıkarak şalımın kenarından çıkan saçlarımı nazikçe ittirdi şalimın içine.

"Çık bak bakalım,"

"Ama sürekli sürpriz yapıyorsun sen de! Ben meraklı bir insanım, tek seferde söyle gitsin canım!" Homurdana homurdana üst kata çıkarak etrafta gözlerimi gezdirdim. Aniden önümdeki gelinliğin arkasından fırlayan şeyle bağırarak elimi kaldırdım. "Bismillah!" Kaldırdığım elimle güzel bir tokat attım karşımdaki şeye.

Duyduğum sesle kaşlarım çatıldı.

"Aden!?" Yerdeki bedene saşkınca bakarak eğildim.

"Maşallah Osmanlı döneminde eğitim görmüş sanki mübarek! Yanağım uçtu sanırım, baksana bir orada mı ya?" dedi işaret parmağını ileriye uzatarak.

"Niye aniden çıkıyorsun sen de!? Aniden çıkan şeylerden korkuyorum, biliyorsun!" dedik onu yerden kaldırırken.

"Kızım değişik değişik huyların var! Aniden çıkan şeyden korkmoq nedir ya?" Yanağını ovuşturarak arkasındaki pufa oturmak için eğildi. Ama son anda başı dönünce pufa oturamayarak geriye doğru düştü. Arkasında kolon olduğu için tam düşemeyerek ikiye katlandı.

"Allah'ım acı şu gariban kuluna ya! Kamer! Çıkarsana beni buradan, ne bakıyorsun deve kuşu gibi!?"

Yanına giderek ellerinden tutup çektim. Nihayet pufa oturunca derin bir nefes verdi.

"Yok sürpriz falan, bu kıza sürpriz yapılmıyor!" Eliyle perdenin arkasını işaret etti. "Git, orada gelinliğin var. Enişte beyimsu diktirmiş sana özel."

Ben bugünkü bilmem kaçıncı saşkınlığımla perdeye ilerlerken arkamdan homurdandığını duydum.

"Neyini sevdi ki bu adam bu kadar? Asla kıskandığımdan değil, sadece şüphe duyuyorum adamın akıl sağlığından."

Onu umursamayarak perdeyi çektim. Önümde ki mankende bana göz kırpan gelinliğe değdi ellerim. Çok güzeldi, hayalimdeki gelinlikten bile daha güzeldi. Bu adam nasıl beni benden daha iyi tanıyabiliyordu?

Dümdüz bir gelinlikti. Üstü saten, etekleri tüldü. Kollarının da tül olması ona çok güzel bir hava katıyordu ayrıca.

(Elbiseyi beyaz, üst kısmı saten ve düz düşünelim.)

Perdenin arkasından çıkınca Adem'in yanıma geldiğini gördüm. Güldü. "Beğendin mi?" Başımı salladım hızlıca. "Bayıldım, tam hayalimdeki gibi," dedim elimi gelinlikte gezdirerek.

"Bir sürpriz daha var," dedi heyecanla diğer perdeye ilerleyerek. Peşinden hevesle bende gittim, daha ne yapabilirdi acaba bu adam?

Aden heyecanla perdeyi çekince, perde asılı olduğu şişten çıkıp elinde kaldı. Elinde kalan perdeye tuhaf bir bakış atıp kenara fırlattı gülerek. "Aman boşver onu, sonra hallederiz. Sen buna bak!" Ellerini savurduğu yere çevirdim bakışlarımı.

Gözlerim peri masalından fırlamış gibi duran gelinlikte gezindi. Ellerimi kaldırıp dokundum gerçekliğini test etmek için. Aden bana gülerek mankenin omzuna yaslandı. Manken biraz kayınca yasladığı omzunu çekerek ellerini kaldırdı. "Bunu da düşürmeyeyim şimdi," diyerek mankeni tekrar eski yerine itti.

"İki düğünümüz olacak, bir de kınamız. Kına planladığımız gibi yalnızca kızlar arasında olacak. Ama eniştem bir düğün daha ayarladı, o da kına gibi yalnızca kızlar arasında olacak." Bakışlarımı nihayet gelinlikten çekip heycanla birşeyler anlatan Aden'e çevirdim. "Karan mı ayarladı bunları?" Tebessüm ederek başını salladı. "Biz de yeni öğrendik aslında, hepsini o, Selin Teyze ve Meryem Yenge ayarlamış."dedi.

Gülerek ellerimi gelinliğin eteğinde gezdirdim. Ben bu çocuğu yerdim ama ya! Aşağı inince onu yemeyi aklıma not edip kabinlere koştum. "Hadi getir de deneyeyim!"

Aden bana gülerek mankenden gelinliği çıkardı. Onunda yardımı ile gelinliği giyerek kabinden çıktım. Aynadan yansımama bakarak gülumsedim ve elimi eteklerinde gezdirdim. Açık gelinlik olduğu için saçlarım açıktı. Kumral, hafif dalgalı saçlarım açıktı ve gelinlikle çok güzel görünüyordum. Arkamı dönüp Aden'e gösterecekken, bana hayranlıkla bakan adamı gördüm.

Koşup boynuna kollarımı doladığımda gülerek belimden destekledi beni.

"Seni hak edecek ne yaptım acaba diye düşünüyorum. Hayırsever biriyim aslında ama sen çok güzel birşeysin ya," diyerek yüzünün her yerini öptüm. Halinden memnun bir şekilde beni izliyordu.

"Çok yakışmış,"dedi elimi tutup beni etrafımda döndürerek. Gülmekten yanaklarım ağrımıştı artık. "Onu da hatırlıyorsun Karan, unutmamışsın," diye mırıldandım yine ona sarılırken. Başıma bir öpücük kondurdu.

"Seninle ilgili hiçbirşeyi unutmam mümkün değil bebeğim."

Kafamı kaldırıp göğsüne yaslayarak alttan alttan baktım yüzüne. "Seni çok seviyorum bitter çikilatam." Dediğimle birlikte güzel kahkahası doldurdu salonu.

"Bitter çikilatam?" Gülmesi durunca başını eğerek saçlarımı okşadı. "Hım hım,"diye mırıldandım mayışmış sesimle. "Saçların kara, gözlerin kara,ismin Karan," Alnına düşen saçlarını geri ittim. "Ama tenin beyaz. Bitter çikilat kaplamalı fındık mı oluyorsun yani?" dedim kendi kendime. Tekrar güldü. Eğilince beni öpeceğini sandım ama o burnumu ısırarak geri çekildi. Sinirli bakışlar attım, daha doğrusu öyle sandım.

"Çok güzelsin, çokta tatlısın ve beni m karımsın." Doğrularak göğsümü şişirdim. "Karınım tabii, bu şerefe sahipsin." Güldü ve burnumun ucuna vurdu.

"Romantik dakikalarınız bittiyse geliyorum!" diye seslenerek gözleri kapalı bir şekilde içeri girdi Aden.

"Bozmasan ölürsün, öpecektim adamı ya,"diye homurdandım. Karan bu dediğime sesli bir şekilde güldü.

"Gülme Karan, in aşağı sen. Ben de hazırlanır gelirim."

Son kez sarılarak sertçe öptü yanağımdan. Merdivenleri inerken fırlatmak için elimi ayakkabıma attım, hâlâ gülüyordu gıcık. Elimi ayakkabıma attığımı görünce koşarak meedivenleri indi.

Yüzümdeki sırıtışla Aden'e döndüm. "Sırıtma sende, hadi ben hazırlanayım da gidelim,"dedim kabine girerken.

Ben ciddi ciddi evleniyordum ve o adamı çok seviyordum!
___________________________________________________

2000 kelime! Daha yazasım vardı ama çok uzun olursa sıkılırsınız diye burada bitireyim dedim. Gelinlik mevzusunu da bir sonraki bölüm çocukluklarını yazarak açıklayacağım.

İkinci düğünde giyeceği gelinliği de şöyle bırakayım,


Evliliklerini yazmak daha tatlı olacak sanki, ama sonraki bölüm ya Taha ya Aden olur. Onlara da yer vermek lazım,aşık olacaklar malum xhxbsjanq

Hayırlı günler dilerim efenim, Allah'a emanet olun 🧡

Continue Reading

You'll Also Like

1.2M 96.7K 74
@mavilendin: Simon you are my love! @mavilendin: I love you Simon! @mavilendin: Off yaa! @mavilendin: Yine cevap yok! @mavilendin: Hayır yani, altı ü...
660K 37.9K 96
[21.08.2021 - 03.05.2022] Sevdiğimiz kişiye olan aşkın büyüklüğünü ondan ayrılınca anlamak... #helalaşk 1. sırada (23.09.2021) #wattsy2021 1. sırada...
2.7M 135K 75
Az önce Eylül'ün tuttuğu boşta kalan elini yeşil kalın askeri kemerinin üzerine koyup lafa girdi. " Gel ben sana espriyi göstereyim."dedi. Elini ke...
1M 65.5K 39
_𝚃𝙰𝙼𝙰𝙼𝙻𝙰𝙽𝙳𝙸_ Bilinmeyen Numara: Uydum şeytana, (14.32) Bilinmeyen Numara: Başladım sana yazmaya Bilinmeyen Numara: Allah'ım sen bu kulunu a...