Merhabaa. Yeni bölüm geldi. Keyifli okumalar dilerim. Oy ve yorum yapmayı unutmayın.
⛓️
" Kızım, derslerin nasıl gidiyor?" diye seslenen babamımduyduğumda elimdeki telefonu yavaşca koltuğun kenarına bıraktım. Günlük ders konuşmamıza giriş yapmış bulunmaktaydık.
"İyi diyelim, iyi olsun babacım." diye cevapladım.
Babamın televizyonda olan bakışları bana dönerken verdiğim cevaptan memnun kalmadığənı anladım. Çatık kaşlarıyla bana bakarken ardından gelecek soruyu biliyordum.
O ne demek?
"O ne demek?" diye soran babama tam gülecekken kendimi engelledim. Hiç yeri değildi.
"Sağlığına duacı yani babam." diye ciddi bir şekilde konuştum.
Babamın yüz ifadesi daha da sertleşince oturduğum koltukta küçüldüm. Ne bu sinir ne bu celal yani.
"Kızım sen benimle dalga mı geçiyorsun?" diye sordu babam.
Evet.
"Estağfurullah baba ya." diye konuştum gülmemeye çalışarak.
"Kızım sınavın yaklaşıyor, seni sıkmak değil derdim ama sorumluluklarının farkındasın değil mi?" konuştu babam düz bir ifadeyle.
Tabii ki sorumluluklarımın farkındaydım. Babamın üstüme yüklediği sorumluluklarında gayet farkındaydım. Onun gibi doktor olmamı istiyordu. Bense bilmiyordum. Açıkcası sınava az kalmasına rağmen hala ne olacağını bilmiyordum. Düşünme eylemini de sonraya bırakmıştım. Hep erteliyorum ve bunun ilerde büyük sorun olabileceğinin farkındayım. Ama ailemin sesinden kendi iç sesimi dinlemekte zorlanıyordum.
"Baba her şeyin farkındayım. Derslerimde beni sınavda iyi bir puan alabilecek kadar başarılı. Merak etme." diye ona güven vererek konuştum.
"Aferin kızım. Abin gibi yapma sende. O beni dinlemedi şimdi her gün dağlarda. Eve geldiği yok. Yüreğimiz ağzımızda her saniye." diye konuştu babam.
Annem ve babam abimin asker olmasına çok karşı çıkmıştılar. Çünkü biliyorduk. Bir gün onun şehit haberinin geleceğini biliyorduk. Ama abim bizi dinlememişti. Annem, babam kadar olmasa da bende direnmiştim çocukken ama sonra anlamıştım. Abim Vatan için, bizim için savaşıyordu. O koruyucuydu.
"Baba böyle konuşma. Abim Vatanını koruyor. Bana okulda " abin kim? ", diye sorduklarında" asker" diye cevap verirken ne kadar gurur duyuyorum biliyor musun? Sen de artık onun mesleğini eleştirmek yerine biraz oğlunla gurur duyabilirsin. Çünkü bunu hakediyor. " diyerek abimi savundum. Abim bu söylediklerimi duysa" Aferin cimcime! " diyereke bana sarılırdı. Emindim. Abimi çok çok çok özlemiştim.
" Tamam bir şey demedik. Abisinin avukatı. " diye babam çatık kaşlarıyla cevapladı.
Onu sinirlendirdiğim için gidip şirinlik yapmam lazımdı. Sakince oturduğum koltuktan kalkıp onun yanına gittim. Usulca babamın yanına oturduğumda koluna sarıldım ve başımı omzuna koydum.
" Baba, abimi çok özledim." diye kısık sesle konuştum.
Babamın inip kalkan göğsünden derin bir nefes aldığını hissetdim. Kolumu karnına sararak babama daha çok sokuldum. O da kolunu bana dolayarak kendine çekti ve sıkı sıkı sarıldı. Abim gibi hissetdirmişti.
" Bende özledim güzel kızım." diye cevapladı babam.
Bir süre sessizce onun kollarında televizyon izlemeye devam etdim. Bunaldığımda kendi koltuğuma geçip telefonu elime aldım. Canım sıkıldığı için Demir'e yazmağa karar verdim. Özlemiştim sevgilimi. O bana iki saatdir yazmıyordu. Koskoca 120 dakika. Çok fazlaydı. Beni unutmuş muydu bu pislik herif?
Siz
Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini
Sevgilim
Ne mümkün
Siz
Unutmuşsun işte
Siz
Tam 120 dakikadır bana yazmıyorsun
Sevgilim
Dakikalarımı sayıyorsun sevgilim
Siz
Hayır son mesajlaşma saatine baktım
Sevgilim
Bu ilişkinin odunu sensin biliyorsun değil mi güzelim?
Siz
Sen bana odun mu dedin?
Sevgilim
Mecazi anlamda güzelim
Siz
Cihan Demir Korkmaz
Siz
Hemen lafını geri al
Sevgilim
Tamam güzelim, sevgilim, yavrum, bebeğim benim bu ilişkinin en odunu benim
E şimdi bunları söyleyince olmuyor ki. Nasıl trip atarım ben. Öff ağız tadıyla bir iş yaptırmıyor.
Siz
Tamam affetdim
Sevgilim
Özledim
Siz
Bende
Sevgilim
Yarın bana geleceksin
Siz
Geleceğim
Yarın hocanın verdiği ödev için Demir'in evine gidecektim. Hoca bir gün sıra arkadaşınızla geçirin demişti değil mi? Fırsatları değerlendirmemiz gerekti. Aslında Demir'in ailesinin yarın geceye kadar evde olmaması da işimize gelmişti.
Yarın yapacaklarımızı düşünürken evin kapı çalma sesini duyduğumda ayaklandım. Gece vakti kim gelirdi ki?
"Ben bakıyorum." diye bağırdığımda hızla kapıya doğru koştum ve delikten baktım. Ama kimse görünmüyordu. Kapının kilidini açarak çok az araladım. Görünürde kimse yoktu.
Tam kapatacakken kapının önünde aniden beliren iri bedenle dudaklarımdan kaçan çığlığı engelleyemedim. Daha ne olduğunu anlamadan ağzıma yapışan büyük elle gözlerim büyüdü. Gelen kişi abimdi.
"Kızım ne bağırıyorsun gece gece." diye kısık sesle konuştu ve beni geri iterek eve girdi ve kapıyı kapatdı. Elini dudaklarımdan çektiğinde kocaman gülümseyerek boynuna atladım.
"Abicim, nereden çıktın sen ya?" diye sordum ve sarılmaya devam ettim. Abim kollarını bana daha da sıkı sararken sanki 20 günün özlemini çıkarıyor gibiydi.
Sonunda beni yere bıraktığında "Görev beklediğimden daha çabuk bitti, bende hemen eve geleyim dedim." diye konuştu.
"İyi yapmışsın, bizde babamla senden bahsediyorduk." diye konuştum.
"Öyle mi? Ne konuşuyordunuz bakalım?"
"Seni ne kadar çok özlediğimizden." dedim ve yanağına öpücük bıraktım.
Karşılık olarak abimde şakağıma minik bir öpücük bıraktı.
"Babam beni özler miydi? Uyduruyorsun." diye cevapladı. Suratı asılmıştı. Babamla sık sık atıştıkları için böyle düşünüyordu.
"Hayır abicim, gerçekten. Seni özlemiş. Yalan borcum mu var sana?" diye dudaklarımı büzerek ona baktım.
Abim bir şey söyleyecekken merdovenlerden gelen sesle bakışlarım o tarafa döndü. Annem ve babam merdivenlerden iniyorlardı. Annem önde koşturarak merdivenleri inip abimin boynuna atladı.
" Canım oğlum, ne zaman geldin?" diye sordu annem.
"Şimdi geldim annecim. Özledin mi beni?"
Annem abimin saçlarını okşayarak "tabii ki özledim oğluşum benim. İyi misin yaran falan var mı?" diye sordu.
Biz böyle sevilmiyoruz ha. Bende kendimi dağlara atacağım. Ay neyse ki Demir var. O herkesin yerine de seviyor beni. Özlemim kabardı. Yarın olsa da görsem.
Abimse annemin saçlarını okşayan ellerinden kurtularak geri çekildi" Anne oğluşum ne ya? Ben askerim asker. Bir havam var yani. İyi ki askerler bunu duymuyor. "
" Ne olursan ol. Oğluşumsun işte. Sus bakim. " diyerek oğlunu salona doğru çekiştirdi. Babama baktığımda merdivenlerin yanında ayakta dikiliyordu. Salona gitmeden önce babamın yanına ilerledim.
Babam bakışlarını bana çevirerek" Ne var kızım? Abinlerin yanına geçsene. " diye konuştu.
" Baba sen de gel. Bak abimi özledin diyordun. " diye mırıldandım.
" Bak hiç selam verdi mi bana? " diye sinirle soludu." Ben gelmeyeceğim. "
Derin bir nefes alarak babama baktım. İnadı tutunca böyle olabiliyordu.
" Ama baba lütfen. Bir kere de şu gururunu bırakıp haraket et. O senin oğlun. Sana kırılmış olabilir. Gönlünü alsan nolur yani. " dedim ve adımlarımı salona doğru ilerletdim." Ben salona geçiyorum. Sende gelmek istersen gelirsin baba." dedim ve gittim.
Annem abimle koyu bir sohbet halindeyken abimin yanına geçtim ve kollarının arasına girdim. Saçlarımın üzerine öpücükler bırakan abime daha da sokuldum.
Bir kaç dakika sonra salonun girişinde görünen babamla dudaklarım iki yana kıvrıldı. Geleceğini tahmin etmiştim. Yani benim gibi tatlı birinin ikna edemeyeceği kimse yoktu. Ah ben olmasam bu aile ne olacak hiç bir fikrim yok.
Babam tüm heybetiyle salona giriş yaparak tekli koltuğa oturdu. Annemle abimin sesleride kesilmişti. Abime baktığımda babama yandan ürkek bakışlar atıyordu. Bakmamaya çalışıyordu ama belli ediyordu.
"Hoşgeldin Kartal." dedi babam babam sert sesiyle.
Abim bakışlarını tam olarak babama çevirdiğinde ona seslendiği için şaşırmış görünüyordu. "Hoşbulduk baba." diye cevapladı abim.
Babam bir kaç daika yine sustu. Ardından yine konuştu. "Ne kadar daha buradasın?" diye sordu.
"İki hafta kalacak gibiyim bu sefer. Ani bir görev çıkmasa tabii."
Abim iki hafta burada kalacaktı. Bu benim için aslında biraz problemdi. Nereye gittiğimi sürekli rapıor etmem gerekecekti.
Babam düşünceli bir şekilde baktı ve" İyi olmuş," dedi kısık sesle" Özlemiştik seni. " diye devam etti. Bunu öyle kısık sesle söylemişti ki abimin duyduğuna emin olmak için başımı omzundan kaldırdığımda abimin dumura uğramış yüz ifadesiyle karşılaştım.
Bunu bende beklemiyordum.
Abimin dudağının kenarı usulca kıvrıldığında babama" Bende özlemişim. " dedi.
Bunun ardından kısa bir sessizlik olduğunda sözü ben devraldım." Havalarda ne ısındı ya. Fena bir sıcak var. " diye konuştum.
Her kes bana anlamsız bakışlar atarken konuşmamın doğru karar olmadığını anladım.
Zaten biraz sonra annem yine konuşmaya başladığında bende odama çıkmıştım. Uyuyup güzelce uykumu almam lazımdı. Yarın güzel bir gün olacaktı.
🖇️
Sabah kalktığımda dün geceden hazırladığım kıyafetlerimi üzerime geçirdim. Siyah ispanyol paça pantalon ve karnımı açıkta bırakan gece mavisi bir crop giymiştim. Saçlarımı da düzleştirip yüzüme hafif bur makyaj yaptım. Çok abartmaya gerek yoktu. Siyah çantamı ve deri ceketimi de aldıktan sonra hazırdım.
Demir'e evden biraz uzakta beklemesini söylemiştim. Çünkü abim görebilirdi. Bu riski alamazdım.
Aşağı indiğimde abimi salonda ve ya mutfakta göremedim. Herhalde daha uyanamamıştı. Hızla ayakkabılarımı giyip evden çıktım. Sokağın başına doğru hızlı adımlarla ilerledim. Demir gelmişti. Siyah Porche tüm asaletiyle sokağın başında duruyordu. Hemen arabaya doğru koşup kapıyı açtım ve koltuğa oturdum.
Demir'e doğru döndüğümde beni ensemden kavrayarak kendine çekti ve dudaklarıma kısa bir öpücük bıraktı.
Tamam bu ani olmuştu. Çok ani.
Afallayarak ona baktığımda "Bu ne içindi?" diye salak bir soru sordum.
Bana sırıtarak baktı ve bakışlarını dudaklarıma doğru çevirdi. "Sevgilimi içimden geldiği için öpemez miyim?" diye sordu kısık sesle.
Yine aklımın sınırlarıyla oynadığı bir andı. Bakışlarım dudaklarındayken "Öpebilirsin." diyerek onu onayladım.
Zorlukla benden ayrıldıktan sonra arabayı çalıştırdı. Bende sıkıca kucağımda tutduğum çantamı arabanın arka koltuğuna savurdum.
"Yolumuz çok uzun mu?" diye sordum Demir'e.
Bakışlarını bana çevirerek "Çok uzun değil. Yarım saatlik bir yolumuz var." diye cevapladı.
"Şarkı açabilir miyim?" diye sordum.
Gülümseyerek "İstediğini yapabilirsin." dedi.
Hemen telefonumu arabaya bağlayarak dinlediğim şarkılarımdan birini açmaya karar verdim. Oğuzhan Koç - Aşk beni yendi şarkısını açmıştım.
Bakma hiç güzelim bana ben kaldıramam
Aşka mı düşelim kendimi kandıramam
Terliyor ellerim, boğazım düğümlendi
Aldı verdi aşk beni yendi
Şarkının sözleri arabada yankılanırken bende mırlıdanmaya başlamıştım.
Neşesini kederini gördüm,
bilemedim belki de kördüm daha önce,
Seni gördüğümde anladım ben aşk nedir
Bu kısmını Demir'e bakarak söylediğimde yolda olan bakışlarını bana çevirerek gülümsedi. O da parmaklarıyla direksiyonda ritim tutmaya başladı.
Yanar mı yansın gönlüm,
Kim bilir kaç kere söndürdüm
Bana güldüğünde buz dağım erir
Bu kısmını Demir'in söylemesiyle bakışlarım ona döndü. Kahkaha atarak ona baktım. Şarkıyı birlikte söylemeye devam ettik.
Aldı verdi aşk beni yendi,
Kaldı tadı kalbimde.
Bakma hiç güzelim bana ben kaldıramam.
Aşka mı düşelim kendimi kandıramam.
Terliyor ellerim, boğazım düğümlendi
Aldı verdi, aşk beni yendi
Bol şarkılı yolculuğumuzun ardından arabanın durmasıyla vardığımızı anlamıştım. Demir arabadan indiğinde beklemeden bende ardından indim. Bakışlarım geldiğimiz eve çevrildi. İki katli bembeyaz göz alıcı bir yerdi.
Demir'in belime dokunan kolunu hissetdiğimde bakışlarımı evden zorla kopararak ona baktım. Güneş gözlüklerini başının üstünde, siyah saçları birbirine karışmış, dudaklarında asılı kalan gülümsemesiyle bana bakan adam baştan çıkarıcıydı. Ve ben bu adamla akşama kadar bir evin içinde olucaktım. Kendime şimdiden kolaylıklar diliyordum.
Demir beni belimden tutarak ilerletdi ve bahçeye giriş yaptık. Geniş ve her tarafı çiçeklerle kaplı güzel bir bahçeydi. Beyaz büyük kapının önüne geldiğimizde durduk. Demir anahtarları çıkararak kapıyı açtı ve geçmem için elini karşıya uzatdı.
"Evime hoşgeldin sevgilim." diye mırıldandı.
Bakışlarım ona çevrildi ve gülümseyerek ona baktığımda ardından hiç beklemediğim sözcükleri söyledi.
" Bu cümleyi evimize olarak değiştireceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum."
~~~~~
Bizimkiler bakalım aynı evin içinde akşama kadar ne yapacaklarrr. Whatsapp kanalıma gelmek isteyenler için İnstagram :browneslaa hesabımda lınk vasıtasıyla gelebilirsiniz. Bölüm hakkşnda bilgilendırmeleri oradan yapıyorum.