抖阴社区

                                    

Boğazıma doğru yaklaştırdığı pençesi gelen araba sesi ve sonrasında "Poyraz!" diye seslenen Batuhan ile duraksayıp başını çevirerek ona doğru döndü.

Sonra tekrar bana döndüğünde yüzünde alaycı bir gülümseme vardı.

"Biliyor musun, seni öldürmekten vazgeçtim."

...

Batuhan'dan
-----------------------

Poyraz Alfa'nın yanına gideceğini söylediğinden beri düşünüyordum. Her ne kadar amcası da olsa pek sevecen bir tip değildi sonuçta. Anıl'a da Poyraz'a da zarar verebilirdi. Ve bu durumda Poyraz benim oturup beklememi söylüyordu. Ona tamam demiştim ama böyle birşey mümkün değildi.

Uzun süre kafa patlatmanın ardından aklıma gelen şeyin sonucunda şuan okulun kimya laboratuvarındaydım. Sonuçta kurt da olsalar Poyraz'ın ailesi yanarak ölmüştü. O zaman Alfa'yı da yakrak öldürebilirdik. Yapmam gereken tek şey yanıcı bir kimyasal karışımdı. Ancak benim tüm kimya bilgim lisede kalmıştı, bu yüzden yaklaşık on dakikadır isimlerini bile hatırlamadığım sıvılarla bakışıyordum.
Aklıma bu dahiyane fikir gelirken nasıl yapacağımı düşünmemiştim ve şimdi de mal gibi kalmıştım.

Laboratuvarın açılan kapısıyla irkilerek oraya döndüm.

"Damla? "

"Batuhan, ne işin var senin burda ?"

"Asıl senin ne işin var? Hastanede olman gerekmiyor mu?"

"Bu sabah çıktım hastaneden. Aslında sizden birini bulmak için geldim okula da sni burda bulacağımı pek tahmin etmiyordum"

Kapıyı geri kapatıp yanıma ilerledi.

"Bir sorun mu var?"

"Yaralarımın tamamı yok oldu."

Derin bir nefes aldım. Nasıl anlatabilirdim ki?

"Ve anlaşılan sen nedenini biliyorsun." ondan çektiğim bakışlarımı tekrar ona doğrulttum.

"Damla bunu nasıl anlatmam gerek bilmiyorum. "

Uygun bir dille bilmesi gereken her şeyi ona özet geçtiğimde boş bakışlarla bana bakıyordu.

"İnanması zor farkındayım. Ama anlattıklarıma inanmalısın."

"Batuhan tüm bunlar çok saçma."

"Farkındayım. Ama gerçekler."

O hala boş gözlerle etrafa bakarken aklıma gelen şeyle ona döndüm.

"Senden birşey isteyebilir miyim?"

"Bu anlattığın şeylerle ilgili mi?"

Başımla onayladım.

"Batuhan daha bir dakika önce bir kurt olduğumu öğrendim hal sindirebilmiş de değilim sana nasıl yardım edebilirim ki?"

Nasıl birşey isteyeceğimi düşünmüştü bilmiyorum

"Yanıcı bir madde hazırlasan yeterli aslında."

"Yanıcı madde mi?"

Başımla onayladım yeniden.

"Ne yapıcaksın ki?"

"Kurtarmam gereken iki kurt adam var.Yapabilir misin?"

"Yaparım da- neyse ya sorgulamıycam."

Teşekkür edercesine gülümsedim.

Kollarını sıvayıp birkaç malzemeyi cam bir kapta birleştirirken onu izliyordum. Damla gelmeseydi kesinlikle yapamayacağımı bir kere daha anladım.
Çok geçmeden karışımı hazırlayıp bana döndü.

"Hazır."

"İşe yarar değil mi?"

"İstersen deneyebilirsin."dedi büyük kaptaki karışımı daha küçük cam kaplara boşaltırken.

"Yok almıyım."

İşini bitirdikten sonra iki kabın da tıpasını kapatıp birini bana veri.

"Hadi gidelim."

"Sen nereye?"

"Sen nereye gidiyorsan oraya. "

"Damla tehlikeli olabilir."

"Batuhan kurt adam, kadın herneyse artık ondan olduğumu söyledin yaklaşık on dakika önce. Anlattıklarına göre zaten tehlikedeyim."

Bişey demedim. Haklıydı.

"Yine de-"

"Hadi hadi."omzumdan itekleyerek ilerletti beni. Ben arabamı Poyraz'a verdiğim için Damla'nın arabasıyla gidiyorduk.
Yol boyu evi tarif etmem dışında konuşmadık. Açıkçası gergindim. Geç mi kalmıştım yoksa tüm bunlar boşuna mıydı bilmiyordum.

Evin önüne geldiğimizde benim arabamın yanına çekti Damla arabayı. Biraz ileride Poyraz'ı üzerine Alfa ile beraber gördüğümde elimdeki cam şişeyle hızla indim arabadan.

"Poyraz!"

Seslenmemle ortamdaki herkes bize doğru döndü. Alfa pis bir şekilde gülümseyip Poyraz' a birşeyler dedikten sonra ayağa kalkıp bize doğru gelmeye başladı.

Adrenalinden deli gibi çarpan kalbimi görmezden gelerek elimdeki cam şişeyi bize ilerleyen canavara doğru fırlattım.
Beklemediğim bir hamle ile şişeyi havada yakalayınca sertçe yutkundum. Bunun olabileceğini düşünmemiştim.

Yan taraftan gelen ok Alfa'nın elindeli şişeye isabet edip şişeyi parçalarken sağ koluna dökülen sıvı anında alev almıştı.
Okun geldiği yöne baktığımda İlayda ile göz göze geldik. Başıyla beni onayladığında Damla'nın elindeli diğer şişeyi de alıp bu sefer kafasının biraz üzerine doğru attım.

İlayda tam kafasının üzerindeyken şişeyi vurup bu başından aşağı dökülmesini sağladı sıvının.
Ortada büyük bir alev topu gibi yanan canavar acıyla kükrüyordu.

Poyraz'ın derin bir nefes verdiğini gördüm. Göz göze geldiğimizde yarım ağız gülümsedi. Aynı şekilde karşılık verdim.

Bir süre sonra canavardaki alevler sönmüştü. Yere yığılan beden beklenmedik bir şekilde zorla ayaklandığında yutkunup birkaç adım geriledim.
Her tarafı simsiyahtı , enkazdan bir farkı yoktu ama inatla ayaklandı.

Öfkeli bakışlarını bana dikip üzerime doğru gelmeye başladığında koluma tutunan Damla'yı refleksle arkama doğru çektim.

Aramızdaki mesafeyi kapatacakken buna müsade etmeyen Poyraz zaten ölü gibi olan bedeni kolaylıkla yere serdi.
Üzerine eğilip pençelerini çıkartarak boğazına dayadı cansız gibi yatan bedenin. Bir hamlede boğazına geçirdiği pençeleri ile yüzümü buruşturdum.

Gözlerini artık tamamen ölü olan bedenden ayırıp bana çevirdi. Mavi olan gözleri kırmızı bir hal aldığında sertçe yutkundum.

Alfa'yı öldürmüştü.

Ve Alfa olmuştu..

🌕🌕🌕

Belki bir bölüm daha gelir bugün ama söz vermiyim yine de.

Okunma sayıları gittikçe artıyor destekleriniz için teşekkür ederim hepinize ♥️

Bu arada yine söz vermiyim ama Poyraz Survivor'a dahil olduktan sonra bir de ada kurgusu yapabilirim yeniden.

💙💙💙

Moonlight | ?PoyBat?Hikayelerin ya?ad??? yer. ?imdi ke?fedin