Önceki bölümü atlamayın:)
°°°
Mutluluğun güzel yanı,
Mutsuzluğu önceden bilmekmiş meğer.
Sevilmenin güzel yanı,
Daha önceden hiç sevilmemekmiş.
Senin yanında olmakmış meğer şu huzur dedikleri,
Ellerini tutmadan yaşayamamakmış hayat.
🍃🍃🍃
İtalik-Batuhan
Bold-Poyraz
Düz-Diğerleri
🌕🌕🌕
Poyraz'dan
--------------------
Saldırmak için bana doğru gelen bedenin yapacağı hamleyi tahmin ederek yana doğru çekilip boşluğa düşmesini sağladım. Kolumu sertçe arkadan boynuna sarıp sırtına dizimi geçirdiğimde öne doğru sendeledi.
"Yavaş hareket ediyorsun."
Yere düşen Emin'e kalkması için elimi uzattığımda tutup kalktı nefes nefese bir şekilde.
Dolunayın üzerinden bir hafta geçmişti. Bu bir haftada işlenen cinayetler dışında birşey olmamıştı. Kurt adamların peşinde olan İlayda'nın dedesi de henüz ortalarda görünmüyordu.
Ben de bir haftadır en azından hayatta kalabilsin diye Emin'e ders veriyordum. Anıl gibi değildi, daha uysal ve dediğim her şeyi yapıyordu bu da işimi kolaylaştırmıştı. Bir haftada iyi bir yol kat etmiştik. Sadece hala yavaştı.
"İstersen bırakalım burda."
"Hayır. Devam edelim."
Sen bilirsin der gibi başımı yana eğdim. Soluklanmak için ellerini dirseklerine koyduğunda onu bekliyordum. Bir yandan da bir an önce bu dersi bitirip Batuhan'ın yanına gitmek için dakikaları sayıyordum.
Bu sefer beklemediğim bir hamleyle doğrulmadan kolumu belime sarıp beni duvara itti.
"Güzel." Dirseğimi sırtına geçirip kendimden ayırdım. Ayağımı diz kapağının arkasına geçirip yere düşmesini sağladım.
"Ama yeterli değil."
Yeniden kalkması için elimi uzattığımda yüzüne bir gülümseme yerleştirip tuttu elimi.
"Peki bu." Elimden destek alarak ani bir hareketle kalkıp dudaklarıma doğru bir hamle yaptığında dizimi sertçe karnına geçirip kendimden uzaklaştırdım.
Sinir bütün bedenimi ele geçirirken gerçekten canını yakmamak için sakin kalmaya çalışıyordum.
"Sakın bir daha deneme!"
"Dikkatini dağıtmak için-"
"Sakın. Bir daha. Deneme" tane tane sert bir sesle tekrar ettim.
"Neden? Sevgilin var diye mi? Eğer o olmasaydı-"
"Ama o var. Olmasaydı diye bir ihtimal de yok."
"Eğer o olmasaydı başkası olurdu. Belki ikimizin bir şansı olurdu."
"Eğer o olmasaydı ben hayatım boyunca aşık olmamış olurdum. Başka birisi olmazdı. İkimiz diye birşey asla olmazdı. Aklındaki bu saçma sapan düşünceleri çıkart."
Gerçekten bana karşı bir hoşlantı duyduğunu dişünsem bu kadar ağır konuşmazdım. Ama ben onun sadece ilgisini çekmiştim. Ve ona herhangi bir kapı açmadığım içinde bu ilgi takıntıya dönüşmeye başlamıştı anladığım kadarıyla.
"Batuhan değil mi? Aşık olduğun kişi o. Ne var onda mesela bu kadar aşık olunacak?"
Aşağılayıcı bir üslupla konuşması iyice sinirlendiriyordu.
