抖阴社区

CRAFTY -26-

19.5K 1.3K 800
                                        




Keyifli okumalar.

İthaf: mindybae Güzel yorumların için minnettarım!

Medya: Güzel gülüşlü Kookie





ÖNCEKİ BÖLÜMDE;
"Pekala," İki elimle üyeleri yararak kapıya doğru ilerledim. "Gidiyoruz."

"Young, bekle!" Sook Chan odanın köşesinden seslendi. Az önce çalan telefonu kulağında, tek eli beni durdurmak için havadaydı. "Kim aradı diyeyim?" Hattaki kişiye yönelttiği sorunun cevabını alırken hızla yanına gelmemi işaret etti. Gözleri hafifçe büyümüştü.

Elindekini çatık kaşlarıyla bana doğru uzattı.

"Annen."

Harika.

Şimdi de hemen evlenmem gerekiyordu.











Pa He Woo (48) yıllardır baba evinden ayrı yaşayan kızı Young'ı özlediği için değil, koca bulması için arayan bir anne. Yaz sıcağının Kore'yi iyice etkisi altına aldığı bir tarihte sırf kızının sevgili bulduğundan emin olmak için taa Busan'dan Seul'e geldi.

O artık bir bad ahjumma.

Midemin bulandığını hissetmiyor, adeta yaşıyordum. Sanki göz bebeklerim gırtlağım ve yemek borumdan aşağı kaymış da karnımın içinde ne var ne yok birbirine karıştığını olanca canlılığıyla gösteriyordu. Sabah An'larda yediğim kimbabın tüm malzemelerini gayet net hayal edebiliyordum.

Derin bir nefes alıp annemin taramalı tüfek milasi son kurduğu cümleyi içimden bir kez daha tekrar ettim.

Geçen konuşmamızda bahsettiğin şu yakışıklı çocuk var ya, aigoo gözümde canlandı. Şimdi onun kesin uzun bir boyu, iri gözleri ve okka gibi burnu vardır. Sahi, Young? Yakışıklı birini seçtin değil mi? Görmek isterdim. Gerçekten. Hatta o çocuğu o kadar çok görmek isterdim ki şu an Bighit'in önündeyim. Ama yardımcı olman gerek. Güvenlik görevlilerine senin benim kızım olduğunu söylüyorum ama kimse seni tanımıyor. Hemen gelebilirsin, değil mi?

İlk olarak; her konuşmamızda anneme o kadar çok yalan söylüyordum ki artık ona hangi erkekten bahsetmişim, ne zaman bahsetmişim, nasıl bahsetmişim hatırlamıyordum bile. Anımsadığım kadarıyla hayalimden uydurduğum her sevgilinin tek bir ortak özelliği vardı.

Uzun boy ve güzel bir gülüş.

İkinci olarak; ANNEM TAM BİR ÇATLAKTI.

Ciddi anlamda. Kadın benim halimi hatırımı sormak için değil; var olmayan erkek arkadaşlarımınkini sormak için arıyordu. Ona göre bir kadının tek bir amacı olmalıydı:

Zengin, yakışıklı, terbiyeli bir koca edinip parasını sömüre sömüre kullanmak.

Anlaşıldığı üzere bu bana pek uymuyordu. Özellikle annemin ruhununun bile duymaması için oldukça çabaladığım son erkek arkadaşımın bencil bir serseri olduğunu hesaba katarsak. Annem yıllar önceki o ilişkimi duysa büyük ihtimalle sırf zengin olduğu için çocuğu zorla ikna eder, düğünümüzde beni hanbok giymek için zorlardı. Ve ben de nikah masasından sadece iç çamaşırlarımla koşarak kaçardım. Evet, aslında güzel olurdu.

"Orda mısın kızım?"

Ah, keşke olmasam.

"E-Evet," diye kekeledim ama bu annemden kurtulmama neden olmamakla beraber tüm üyelerin de dikkatini iyice çekmeme neden oldu. Hepsinin şekilli kaşları çatılmış, gözleri dikkatle kısılmıştı. Young noonalarını neyin bu kadar şoka uğrattığını idrak etmeye çalışıyorlardı. Fakat ben, ne kadar çabalasalar da anlamayacaklarının farkındaydım. Annemden bahsediyorduk. Eğer Seul'e geldiyse benim gerçek bir erkek arkadaş edindiğime inanmadan gitmezdi. Ve inanma süreci genelde oldukça uzun oluyordu.

CRAFTY |Jungkook| ?Hikayelerin ya?ad??? yer. ?imdi ke?fedin