抖阴社区

8

752 117 47
                                    

Yarım saattir tavana astığım küçük parlak yıldızları izlemeye o kadar dalmıştım ki Winter yanıma oturup kolumun altına girdiğinde daldığım yerden anca ayrılabildim.

Yeonjun ve Hueningkai odamda buldukları her yastığı ve peluşu birbirlerine atarken çoktan dikkatleri dağılmıştı. Winter ise sanki bir şeyler anlatmamı bekler gibi beni izliyordu. Onun böyle bakışıyla dudaklarımı büzdüm, çaresiz hissettiğimi görüyordu.

"Anlat bakalım küçük prens, haftasonu provasından beri sessizsin. Fark etmedik sanma."

"Evime yaşayıp yaşamadığımı kontrol etmek için geldiğinizin farkındayım evet."

Bunu dememle omzundan sarkan elimi çok da sert olmayacak şekilde ısırdı. Bu yaptığına güldüm. Yeonjun ve Hueningkai ile de çok özel bir bağım vardı, benim için aileden hiçbir farkları yoktu ve bunun için onlara minnettardım. Fakat yine de Winter benim için her zaman küçük kardeş gibiydi, anaokulunda birbirimizle kavga ettiğimiz zamanları hatırlıyordum ve ne kadar ortaokulda birbirimizi bir kere bile görmesek bile elimde büyüttüm gibi hissediyordum. Neredeyse en zor günlerimizi görmüştük ve aramızdaki bağ hoşuma gidiyordu.Grupta hepimizin birbiriyle ayrı özel bağları vardı ve bunu seviyordum.

Derin bir nefes alıp gözlerimi üzerinden çektim.

"Öpüştük"

Önce Winter'ın ağzının açılışını izledim, yavaşça kolumdan çıktı ve bana baktı. Yüzü o kadar komikti ki gülmeden edemiyordum. Biraz ilerideki Hueningkai'nin koluna tutunarak bayılıyormuş taklidi yaptı. Onlar kavgalarını çoktan sonlandırmış Winter'ı izliyorlardı.

"BEOMGYU SEN CİDDİSİN?"

Geri gözlerini açıp üstüme atlayıp boğazıma yapıştığında kahkaha attım. Yeonjun'a baktığımda "ne oluyor?" dedi.

"BU SALAK TAEHYUN'LA ÖPÜŞMÜŞ VE BİZE YENİ SÖYLÜYOR."

"NE"

"Bağırmayı keser misiniz önce? Lütfen"

Hueningkai sessiz olduğunu düşündüğü çığlıklarına başlamışken Yeonjun çoktan kahkaha atmaya başlamıştı. Tahminlerinin teker teker doğru çıkıyor olması eğlenceli olmalıydı.

Winter önümde bağdaş kurup ve çocukları da yanına çekip "Anlat hemen, en küçük ayrıntısına kadar." dedi. Bende oturduğum pufta oturuşumu dikleştirdim.

"Aslında planımda böyle bir şey...yoktu? Sanırım yani. O kadar yakınımdaydı ki öpmek istedim. İlk başta öpmedim tabii ama yüzümü öyle bir tuttu ki yani gerçekten başka bir şey yapmadığıma şükredin bence."

"E nesiniz şimdi? Sevgili? Flört? Birbirini öpen oyun partnerleri?"

Hueningkai'nin dediğine güldüm.

"Bir şey değiliz aslında, yani birbirimize karşı bir şey hissetmediğimizin farkındayız. Öpüşmek zevk veriyor sadece."

"Fuckbuddy mi yaptın başımıza yani"

"Öyle de demeyelim de. Birbirini öpmeyi seven iki insan diyelim."

"Ay benim bu olanları kaldıracak gücüm kalmadı."

Winter tekrardan kendisini Hueningkai'nin kucağına atarken ikisi de beraber yere uzandı. Onlar ağırlıklarıyla didişirken Yeonjun'a baktım. Gülümsemesi içtendi, sanki bütün duygularımı görüyor gibi bakıyordu bana.

"Bir şey hissetmediğine emin misin."

Yattığı yerden soran Hueningkai'ye "Evet." diyebildim sadece. Gerçekten bir şey hissetmiyordum, hissettiğim şeyleri hep anlardım çünkü. Şu ana kadar yanıldığım hiç olmamıştı ve bundan da emindim. Sadece Taehyun bana nasıl dokunması gerektiğini ya da beni nasıl öpeceğini o kadar iyi biliyormuş gibi davranıyordu ki bu hoşuma gidiyordu. Ki en son yaşananlardan sonra onun da hoşuna gittiğine emindim. Karşılıklı zevk almıştık ve fazlası yoktu. Olmayacaktı.

make you mine ? taegyuHikayelerin ya?ad??? yer. ?imdi ke?fedin